Yurt Dışı

Philadelphia’nın Sanat Bulvarı: Benjamin Franklin Parkway

17 Ekim 2025
İçerikler [göster]

Philadelphia’nın kalbinde yer alan Benjamin Franklin Parkway, Amerika’nın en görkemli kültür koridorlarından biridir. Geniş caddeleri, Avrupa esintili mimarisi, dünyaca ünlü müzeleri ve yemyeşil parklarıyla şehirde adeta bir açık hava galerisini andırır. 20. yüzyılın başında planlanan bu bulvar, Paris’in ünlü Champs-Élysées’inden esinlenerek tasarlanmıştır. Bugün ise hem yerel halkın hem de turistlerin keyifle yürüyüş yaptığı, sanat ve tarihin iç içe geçtiği bir simge hâline gelmiştir.

Benjamin Franklin Parkway, Philadelphia City Hall’den başlayarak Philadelphia Museum of Art’a kadar uzanır. Yol boyunca uzanan yeşil alanlar, heykeller, çeşmeler ve kültür kurumları, ziyaretçilere her adımda farklı bir atmosfer yaşatır. Bulvarın sonunda yer alan ünlü Rocky Steps, film tarihine damgasını vuran sahnesiyle her yıl yüz binlerce ziyaretçinin fotoğraf durağı hâline gelmiştir. Philadelphia Hakkında Detaylı Gezi Rehberimizi Buraya Tıklayarak Okuyabilirsiniz

Tarihçesi Ve Gelişimi

Benjamin Franklin Parkway’in hikayesi 1907 yılına uzanır. O dönem şehir yöneticileri, Philadelphia’nın yoğun sanayi dokusunun arasında halka açık, ferah ve estetik bir alan yaratmak istiyordu. Fransız şehir plancısı Jacques Gréber tarafından tasarlanan proje, 1917’de onaylandı ve bulvarın inşası 1920’lerde tamamlandı. Tasarımın ana hedefi, şehir merkezinden sanat müzelerine kadar uzanan bir kültürel aks oluşturmaktı.

İlk yıllarda yalnızca ulaşım arterlerinden biri olan bu cadde, zamanla kültürel kurumların merkezi hâline geldi. 20. yüzyılın ortalarından itibaren Philadelphia Museum of Art, Rodin Museum, The Franklin Institute ve The Barnes Foundation gibi yapılar burada konumlanarak bölgeyi sanatın başkenti konumuna taşıdı. Günümüzde Benjamin Franklin Parkway, sadece bir bulvar değil, aynı zamanda Philadelphia’nın kültürel kimliğini tanımlayan bir semboldür.

Mimari Yapısı Ve Çevresel Düzeni

Benjamin Franklin Parkway, mimari açıdan klasik Avrupa şehir planlamasının Amerikan yorumu olarak değerlendirilebilir. Geniş orta refüjler, simetrik ağaç sıraları ve anıtsal yapılarla çevrili bu bulvar, estetik bir bütünlük taşır. Özellikle yaz aylarında yol boyunca sıralanan ülke bayrakları, caddenin uluslararası kimliğini pekiştirir.

Bulvarın çevresinde dikkat çeken en önemli mimari yapı şüphesiz Philadelphia Museum of Art’tır. Neo-Klasik tarzda inşa edilen bu yapı, merdivenleriyle ünlü Rocky film sahnesinin çekildiği noktadır. Rodin Museum ise Paris dışındaki en büyük Rodin koleksiyonuna ev sahipliği yapar. The Franklin Institute, bilim ve teknoloji meraklıları için bir cazibe merkezidir. Ayrıca The Barnes Foundation, modern sanat koleksiyonuyla dünyanın en değerli özel galerilerinden biridir.

Bu yapıların tamamı, bulvar boyunca birbirine yaya dostu yollar, heykeller ve park alanlarıyla bağlanır. Özellikle Swann Memorial Fountain, Benjamin Franklin Parkway’in merkezinde yer alır ve hem mimari hem de sembolik anlamda bölgenin kalbini oluşturur. Bu çeşme, Philadelphia’nın üç ana nehrini temsil eden heykellerle süslenmiştir.

Sanat ve Kültürle İç İçe Bir Deneyim

Benjamin Franklin Parkway sadece bir yol değil, başlı başına bir kültürel deneyim alanıdır. Yıl boyunca çok sayıda etkinliğe, festivale ve geçit törenine ev sahipliği yapar. En bilinen etkinliklerden biri, Temmuz ayındaki Wawa Welcome America Festival’dır. Bu etkinlikte canlı konserler, havai fişek gösterileri ve açık hava performansları düzenlenir.

Kış aylarında ise bulvarın çevresi ışıklarla süslenir ve Noel ruhu tüm caddeye yayılır. Ayrıca Philadelphia Marathon gibi spor organizasyonları da Parkway’in güzergâhında düzenlenir. Bu yönüyle bölge, hem sanat hem de toplumsal etkinliklerin merkezi hâline gelmiştir.

Kültür severler için en dikkat çekici deneyimlerden biri, müzeler arasında yürüyüş yaparken farklı sanat dönemlerine ait eserleri ardışık şekilde görebilmektir. Birkaç kilometrelik bu rota, Rönesans’tan modernizme kadar uzanan bir zaman yolculuğu hissi yaratır.

Ziyaret İçin Öneriler

Benjamin Franklin Parkway’i ziyaret etmek isteyenler için en ideal dönem ilkbahar ve sonbahar aylarıdır. Bu dönemlerde hava sıcaklıkları yürüyüş için oldukça uygundur ve ağaçlar rengarenk bir manzara sunar. Yaz aylarında ise açık hava etkinlikleri ve festivaller yoğunluk kazandığından, bölge daha canlı bir atmosfere bürünür.

Yürüyüşünüze Logan Circle’dan başlayarak Philadelphia Museum of Art’a kadar devam etmeniz önerilir. Yol boyunca çeşitli müzelere uğrayabilir, kafe ve restoranlarda mola verebilirsiniz. Fotoğraf çekimi için en güzel noktalar arasında Swann Fountain ve Rocky Steps bulunur.

Müzeleri gezmek isteyenler için tek günlük bir tur yeterli olmayabilir. Bu nedenle, Philadelphia Museum of Art ve The Barnes Foundation için önceden çevrimiçi bilet almanız önerilir. Özellikle hafta sonları yoğunluk yaşanabilir.

Giriş Ücretleri Ve Ziyaret Saatleri

Benjamin Franklin Parkway genel olarak halka açık bir bulvar olduğu için giriş ücretsizdir. Ancak çevresindeki müzeler için ücretli giriş uygulanır:

  • Philadelphia Museum of Art: Yetişkin 30 USD, öğrenciler 14 USD. Pazartesi kapalı, Salı–Pazar 10:00–17:00 arası açık.
  • The Franklin Institute: Yetişkin 25 USD, çocuk 21 USD. Haftanın her günü 09:30–17:00 arasında ziyaret edilebilir.
  • Rodin Museum: 12 USD giriş ücreti. Salı–Pazar 10:00–17:00 arası açık.
  • The Barnes Foundation: 30 USD yetişkin bileti. Pazartesi kapalıdır.

Park alanları ve çeşme bölgesi gün boyu ücretsiz gezilebilir.

Kategoriler: Yurt Dışı