Çanakkale’nin en büyük ilçelerinden biri olan Biga, hem tarihi geçmişi hem de tarımsal zenginliği ile öne çıkar. Antik çağlarda “Pigasos” adıyla bilinen bu bölge, Marmara ve Ege’nin birleştiği noktada yer alır. Verimli toprakları, köklü ticaret geleneği ve gelişmiş sanayisiyle hem ekonomik hem de kültürel anlamda güçlü bir yapıya sahiptir. Biga Çayı’nın geçtiği bu verimli coğrafya, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır.
Günümüzde Biga; doğal güzellikleri, termal kaynakları, sahil köyleri ve tarihi yerleşimleriyle ziyaretçilerine dolu dolu bir gezi deneyimi sağlar. Köy pazarlarından antik kalıntılara, plajlardan yaylalara kadar uzanan çeşitli gezilecek noktalar bulunur. Bu yazıda, Biga’nın keşfedilmeye değer doğal ve kültürel duraklarını birlikte inceleyeceğiz.
1. Parion Antik Kenti
Parion Antik Kenti, Biga'nın Kemer Köyü sınırları içerisinde yer alır ve Troas bölgesinin önemli antik yerleşimlerinden biridir. M.Ö. 709 yılında kurulduğu düşünülen bu antik kent, Roma ve Bizans dönemlerinde de aktif bir yerleşim alanı olmuştur. Kazılarla ortaya çıkarılan tiyatro, hamam, nekropol ve sütunlu caddeler gibi yapılar tarih meraklılarını cezbeder. Bölgenin zengin tarihi mirası, ziyaretçilere geçmişin izlerini taşıyan bir atmosfer yaratır.
Parion, doğal eğimli bir araziye yayılmıştır ve çevresindeki manzara da etkileyicidir. Arkeolojiye ilgi duyanlar için hem görsel hem akademik anlamda doyurucu bir yerdir. Yaz aylarında yapılan kazılar sırasında bölgeyi gezmek, hem antik mimariyle hem de arkeologların çalışmalarına tanıklık etme fırsatı sağlar. Bu alan, Biga’nın tarihsel zenginliğini gözler önüne seren başlıca duraklardan biridir.
2. Karabiga Sahili
Karabiga Sahili, Biga’nın Marmara Denizi’ne açılan kapısı niteliğindedir. Hem tarihi hem de turistik yönüyle bilinen Karabiga, antik çağlardan beri yerleşim yeri olarak kullanılmıştır. Günümüzde ise sahil boyunca uzanan plajlar, yürüyüş yolları ve balık restoranları ile yazlıkçıların ve tatilcilerin uğrak noktasıdır. Denizin temizliği ve bölgenin doğal dokusu oldukça dikkat çekicidir.
Karabiga’da yüzmenin yanı sıra tekne turları ve balık tutma gibi aktiviteler de yapılabilir. Sahil boyunca kurulan küçük çay bahçeleri ve kafe tarzı işletmeler, dinlenmek için uygun seçeneklerdir. Özellikle yaz aylarında hareketli bir atmosfere bürünen bölge, gün batımı manzaralarıyla da ünlüdür. Hem deniz keyfi hem de tarihi bir atmosfer arayanlar için Karabiga etkileyici bir alternatiftir.
3. Kemer Köyü
Kemer Köyü, tarihi ve doğal güzellikleriyle Biga’nın en karakteristik yerleşimlerinden biridir. Antik Parion Kenti’ne ev sahipliği yapması nedeniyle tarihî dokusu oldukça güçlüdür. Köy, taş evleri, dar sokakları ve geleneksel yaşam tarzıyla zamana karşı direnen bir görünüme sahiptir. Köy meydanındaki çınar ağaçları altında vakit geçirmek, bölgeye gelen ziyaretçiler için oldukça keyiflidir.
Köy çevresi zeytinlikler ve meyve bahçeleriyle çevrilidir. Tarım ve hayvancılık halen önemli geçim kaynakları arasında yer alır. Doğa ile tarihin bir arada bulunduğu bu ortam, hem kısa yürüyüşler hem de kültürel geziler için uygundur. Fotoğraf çekmek isteyenler için de birçok etkileyici manzara ortaya çıkar. Kemer Köyü, sade ama derinlikli bir keşif yapmak isteyenler için ideal bir duraktır.
4. Nilüfer Gölü
Nilüfer Gölü, Biga’ya bağlı Kalafat Köyü yakınlarında yer alır ve bölgedeki en özel doğal alanlardan biridir. Göl, adını üzerinde açan beyaz ve pembe nilüfer çiçeklerinden alır. Bahar aylarında bu çiçekler gölü adeta bir tabloya dönüştürür. Sessiz ve sakin atmosferiyle doğaseverlerin ve doğa fotoğrafçılarının dikkatini çeker.
Göl çevresi yürüyüş için elverişli olduğu gibi piknik yapmaya da uygundur. Sabah saatlerinde yüzeyin pusla kaplandığı anlarda eşsiz bir manzara izlenebilir. Nilüfer çiçeklerinin açtığı dönemde bölgeye gelen ziyaretçi sayısı artar. Göl çevresinde yapılaşma olmaması, doğal yapının bozulmadan kalmasına katkı sağlar. Doğayla iç içe kısa bir kaçış noktası arayanlar için Nilüfer Gölü tercih edilebilir.
5. Biga Çayı Rekreasyon Alanı
Biga ilçe merkezinden geçen Biga Çayı, çevresindeki rekreasyon alanları ile halkın dinlenme ve sosyalleşme ihtiyaçlarına cevap verir. Çayın etrafı yürüyüş ve bisiklet yollarıyla çevrilidir. Ayrıca çocuk oyun alanları, oturma bankları ve küçük köprülerle donatılmıştır. Hem sabah yürüyüşleri hem de akşam saatlerinde serinlemek için güzel bir alandır.
Çayın doğal yapısı korunarak yapılan düzenlemeler, yeşil alanın estetik görünmesini sağlamıştır. Özellikle hafta sonları ailelerin ve gençlerin vakit geçirdiği bir noktadır. Manzarası, gökyüzünün çaya yansıdığı akşam saatlerinde oldukça etkileyicidir. Biga merkezinde doğayla vakit geçirmek isteyenler için rahatlatıcı bir durak olarak öne çıkar.
6. Kalafat Köyü
Kalafat Köyü, hem doğal yapısı hem de kültürel özellikleriyle öne çıkar. Köy, Nilüfer Gölü’ne olan yakınlığı sayesinde doğa gezginlerinin uğrak yerlerinden biridir. Tarıma dayalı yaşam tarzı, köyde sadeliğin hâkim olduğu bir atmosfer oluşturur. Geleneksel taş evler ve ahşap yapılar köyün estetiğini belirleyen ögelerdir.
Kalafat, yaz aylarında düzenlenen küçük festivaller ve köy şenlikleriyle canlanır. Ziyaretçiler bu etkinliklerde yerel tatları deneyimleme şansı bulabilir. Köy çevresinde kısa yürüyüş rotaları da bulunur. Kalafat Köyü, yerel yaşamla yakın temas kurmak isteyenler için sıcak ve sade bir ortam sağlar. Özellikle şehir kalabalığından uzaklaşmak isteyenlerin ilgisini çeker.
7. Kozçeşme Piknik Alanı
Kozçeşme Piknik Alanı, Çanakkale'nin Biga ilçesine bağlı Kozçeşme Köyü'nde yer alır ve doğal güzellikleriyle dikkat çeker. Bölge, ceviz ağaçlarıyla çevrili olup ziyaretçilere hem serin gölgelikler sunar hem de huzurlu bir doğa ortamı sağlar. Geniş çimenlik alanları, temiz havası ve sessiz atmosferi sayesinde özellikle hafta sonları aileler ve doğa severler tarafından tercih edilmektedir.
Piknik alanında masalar, oturma alanları, yürüyüş yolları ve çocuklar için uygun oyun alanları gibi olanaklar bulunur. Ayrıca, ziyaretçiler yanlarında getirdikleri yiyeceklerle mangal yapma imkânı da bulabilirler. Bahar ve yaz aylarında doğanın canlanmasıyla birlikte fotoğrafçılar için de cazip bir durak haline gelir.
8. Biga Halim Bey Konağı
Biga'nın kültürel dokusunu yansıtan Halim Bey Konağı, Antalya civarından gelerek Biga’ya yerleşen Halim Bey tarafından inşa ettirilmiştir. Mimari yapısı ve tarihî dokusuyla dikkat çeken konak, 2008 yılında Biga Belediyesi’ne devredilmiş ve titiz bir restorasyon sürecinden sonra 2010 yılında kent müzesi olarak kapılarını ziyaretçilere açmıştır.
Üç katlı, tamamen ahşap yapıya sahip olan konak, bugün Biga ve çevresine ait etnografik eserlerin sergilendiği bir müze olarak hizmet vermektedir.
